Trafik Sigortası Genel Şartları
Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin
ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından
dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'na göre işletene düşen hukuki
sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.
Araca bağlı olarak çekilmekte olan römork veya yarı römorkların (hafif römorklar
dahil) veya çekilen bir aracın sebebiyet vereceği zararlar çekicinin sigortası kapsamındadır.
Ancak, insan taşımada kullanılan römorklar bunlar için poliçede özel şartları belirtilecek
ek bir sorumluluk sigortası sağlanmış olması kaydıyla teminata dahil olur.
Meydana gelen bir kazada zararın önlenmesi veya azaltılması amacıyla, sigorta ettirenin
yapacağı makul ve zorunlu masraflar sigortacı tarafından karşılanır .
Bu sigorta işletenin (sigorta ettirenin) haksız taleplere karşı savunmasını da temin
eder.
Bu sigorta Türkiye sınırları içinde geçerlidir.
Aşağıdaki haller sigorta teminatı dışındadır:
a) İşletilme halinde olmayan araçların sebep olacağı zararlar,
b) İşleten tarafından ileri sürülecek tazminat talepleri,
c) İşletenin eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı
olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle
ileri sürebilecekleri talepler
d) Zarar görenlerin beraberinde bulunan bagaj ve benzeri eşya dışında araçta veya
römorklarda taşınan eşyanın uğrayacağı zararlardan dolayı işletene karşı ileri sürülecek
talepler
e) Manevi tazminat talepleri.
f) İşletenin, Karayolları Trafik Kanunu uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu
kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
g) İşletenin aracına veya bu araç vasıtasıyla çekilen römorklara ve yarı römorklara
veya çekilen araçlara gelecek zararlar nedeniyle ileri sürülecek talepler,
h) Motorlu araçlarla ilgili mesleki faaliyetlerde bulunan teşebbüslere, gözetim,
onarım, bakım, alım-satım, araçta değişiklik yapılması amacı ile veya benzeri bir
amaçla bırakılan aracın sebep olacağı zararlara ilişkin her türlü talepler,
i) Aracın, yetkili makamların izniyle tertip olunan yarışlara katılması veya yarışlara
katılan araçlara eşlik etmesi ile gösteride kullanılması sonucunda meydana gelecek
zararlar,
j) Çalınan veya gaspedilen araçların sebep oldukları ve Karayolları Trafik Kanunu'na
göre işletenin sorumlu olmadığı zararlar ile aracın çalındığını veya gaspedildiğini
bilerek binen kişilerin zarara uğramaları nedeniyle ileri sürülecek talepler ile
çalan ve gaspeden kişilerin talepleri,
k) Motorlu bisikletlerin kullanılmasından ileri gelen zararlar.
l) 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununda belirtilen terör eylemlerinde ve bu eylemlerden
doğan sabotajda kullanılan araçların neden olduğu ve 2918 sayılı Karayolları Trafik
Kanununa göre işletenin sorumlu olmadığı zararlar ile aracın terör eylemlerinde
kullanıldığını veya kullanılacağını bilerek binen kişilerin zarara uğramaları nedeniyle
ileri sürecekleri talepler, aracı terör ve buna bağlı sabotaj eylemlerinde kullanan
kişilerin talepleri.
m) Dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat talepleri.
Sigorta, poliçede, başlama ve sona erme tarihleri olarak yazılan günlerde, aksi
kararlaştırılmadıkça, Türkiye saati ile öğleyin 12.00'de başlar ve öğleyin saat
12.00'de sona erer.
Sigorta ettiren, rizikonun gerçekleşmesi halinde aşağıdaki hususları yerine getirmekle
yükümlüdür:
a) Bu sözleşmeye göre, sorumluluğunu gerektirecek bir olayı, haberdar olduğu andan
itibaren beş gün içinde sigortacıya ihbar etmek,
b) Sigortalı değilmişçesine gerekli kurtarma ve koruma önlemlerini almak ve bu amaçla
sigortacı tarafından verilecek talimata uymak,
c) Sigortacının talebi üzerine, olayın ve zararın nedeni ile hangi hal ve şartlar
altında gerçekleştiğini ve sonuçlarını tespite, tazminat yükümlülüğü ve miktarı
ile rücu hakkının kullanılmasına yararlı, elde edilmesi mümkün bilgi ve belgeleri
gecikmeksizin vermek,
d) Zarardan dolayı dava yolu ile veya başka yollarla bir tazminat talebi karşısında
kaldığı veya aleyhine cezai kovuşturmaya geçildiği hallerde, durumdan sigortacıyı
derhal haberdar etmek ve zarar ziyan talebine ve cezai kovuşturmaya ilişkin olarak
almış olduğu ihbarname, davetiye ve benzeri tüm belgeleri derhal sigortacıya vermek,
e) Sigorta konusu ile ilgili başka sigorta sözleşmeleri varsa bunları sigortacıya
bildirmek.
Sigortacı zarar ve ziyan talebinde bulunan üçüncü kişilerle doğrudan doğruya temasa
geçerek anlaşma hakkını haizdir.
Ancak sigortacının yazılı izni olmadıkça, sigorta ettiren tazminat talebini kısmen
veya tamamen kabule yetkili olmadığı gibi zarar görenlere herhangi bir tazminat
ödemesinde de bulunamaz.
Sigortacı;
a) Talep edilen tazminat ve giderleri hak sahibinin, kaza ve zarara ilişkin tespit
tutanağını veya bilirkişi raporunu ve gerekli belgeleri sigortacının merkez veya
kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren,
b) Yaralanan kimselerin ilk yardım, muayene ve kontrol veya bu yaralanmadan ötürü
ayakta hastane, klinik ve diğer yerlerdeki tedavi giderleri ile tedavinin gerektirdiği
diğer giderleri, belgeleri ile birlikte kendisine başvurma tarihinden itibaren,
sekiz iş günü içinde sigorta teminat limitleri dahilinde öder. Hasar halinde,
hasar gören parça, onarımı mümkün değilse veya eşdeğeri parça ile değiştirilme imkânı
yok ise yenisi ile değiştirilir. Bu durumda taşıtta bir kıymet artışı meydana gelse
dahi bu fark tazminat miktarından indirilemez.
Dava açılması halinde, sigorta poliçesinde yazılı limitlere kadar davanın takip
ve idaresi sigortacıya ait olup, sigorta ettiren, sigortacının göstereceği avukata
gereken vekaletnameyi vermek zorundadır. Sigortacı dava masrafları ile avukatlık
ücretlerini ödemekle yükümlüdür. Şu kadar ki, hükmolunan tazminat sigorta bedelini
geçerse, sigortacı bu masrafları sigorta bedelinin tazminata oranı dahilinde öder.
Sigortalı veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kimseler aleyhine cezai kovuşturmaya
geçilmesi halinde, sanığın izni ile sigortacı da savunmaya iştirak eder. Bu takdirde,
sigortacı yalnız seçtiği avukatın giderlerini öder.
Cezai kovuşturmadan doğan tüm giderleri ile, muhtemel para cezaları sigorta teminatı
dışındadır.
Sigortacı ödediği tazminat miktarınca hukuken sigorta ettiren yerine geçer.
Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan
ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran
haller zarar görene karşı ileri sürülemez.
Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine
göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta
ettirene rücu edebilir.
Sigorta ettirene başlıca şu nedenlerle rücu edilir:
a) Tazminatı gerektiren olay, işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin
kasdi bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise,
b) İşleten, yetkili makamlardan izin almaksızın düzenlenen bir yarış için Karayolları
Trafik Kanunu uyarınca yapılması gereken özel bir sigortanın yapılmamış olduğunu
biliyorsa veya gerekli özeni göstermesi halinde bilebilecek durumda ise,
c) Tazminatı gerektiren olay, aracın Karayolları Trafık Kanunu hükümlerine göre
gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından sevkedilmesi sonucunda meydana
gelmiş ise,
d) Tazminatı gerektiren olay, işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin
veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin
uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri
esnasında meydana gelmiş veya olay, yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış
olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri
geliyorsa,
e) Tazminatı gerektiren olay, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması
veya yetkili makamlarca tesbit edilmiş olan istiab haddinden fazla yolcu veya yük
taşınması veya patlayıcı, parlayıcı ve tehlikeli maddeleri taşıma ruhsatı bulunmayan
araçlarda, bu maddelerin parlama, tutuşma ve infilakı yüzünden meydana gelmiş ise,
f) Sigorta ettirenin, rizikonun gerçekleşmesi halinde, B.1 maddesinde belirtilen
yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış
olursa,
g) Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gaspedilmesi sonucunda olması
halinde, çalınma veya gaspedilme olayında işletenin kendisinin veya eylemlerinden
sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğu tespit edilirse.
Sigorta ücreti; prim, Güvence Hesabına katılma payı ile sigorta sözleşmesine, bedeline
veya primine ilişkin olarak mevcut ve ileride konulacak vergi, resim ve harçlardan
oluşur.
Sigorta ücretinin tamamı, sözleşme yapılır yapılmaz poliçenin teslimi karşılığında
peşinen ödenir. Ancak taraflar sigorta priminin en az dörtte biri poliçenin teslimi
karşılığında peşin olmak koşuluyla taksitler halinde ödenmesini kabul edebilirler.
Bu takdirde sigortacı prim ödenmemesi sebebiyle sahip olduğu sözleşmenin feshi hakkından
vazgeçmiş sayılır.
Sigortacı, bu sigortayı, sigorta ettirenin rizikonun gerçek durumunu bildirmek üzere
poliçe ve eklerinde yazılı beyanına dayanarak kabul etmiştir .
Sigorta ettirenin beyanının gerçeğe aykırı veya eksik olması halinde, sigortacının
sözleşmeyi daha ağır şartlarla yapmasını gerektirecek durumlarda, sigortacı durumu
öğrendiği andan itibaren sekiz gün içerisinde prim farkının ödenmesi hususunu sigorta
ettirene ihtar eder. Sigorta ettiren ihtarın tebliğ tarihini izleyen sekiz gün içinde
talep olunan prim farkını ödemez veya ödemeyeceğini bildirirse, sözleşme feshedilmiş
olur.
Sözleşmenin feshi halinde, feshin hüküm ifade edeceği tarihe kadar geçen sürenin
primi kısa süre esası üzerinden hesap edilir ve fazlası geri verilir.
Prim farkının süresinde istenilmemesi halinde fesih hakkı düşer.
Gerçeğe aykırı beyan hali, zararı doğuran olayın meydana gelmesinden sonra öğrenilmişse,
sigortacı bu zarardan dolayı ödenmiş ve ödenecek tazminatın:
a) Gerçeğe aykırı beyan, kasden yapılmış olması halinde tamamı için,
b) Kasıt olmaması halinde ise, ödenecek tazminatın, alınan prim ile alınması gereken
prim arasındaki oran kadar kısmı dışında kalan miktarı için, sigorta ettirene rücu
edebilir.
Sigorta ettiren sözleşmeden sonra rizikoyu ağırlaştırıcı mahiyette meydana gelecek
değişiklikleri durumu öğrenir öğrenmez en geç sekiz gün içinde sigortacıya ihbarla
yükümlüdür. Sigortacı durumu öğrendiği andan itibaren sekiz gün içinde prim farkının
ödenmesi hususunu sigorta ettirene ihtar eder .Sigorta ettiren, ihtarın tebliğ tarihini
takip eden sekiz gün içinde talep olunan prim farkını ödemez veya ödemeyeceğini
bildirirse sözleşme fesh edilmiş olur.
Sözleşmenin feshi halinde, feshin hüküm ifade edeceği tarihe kadar geçen sürenin
primi kısa süre esası üzerinden hesap edilir ve fazlası geri verilir.
Prim farkının süresinde istenilmemesi halinde fesih hakkı düşer. Sözkonusu değişikliklere
ilişkin ihbar yükümlülüğünün yerine getirilmesinden önce meydana gelen olaylardan
dolayı ödenmiş veya ödenecek tazminatlar için değişikliğin bildirilmemesinin kasıtlı
olup olmamasına göre, C.2 maddesinin sigortacının rücu hakkına ilişkin (a) ve (b)
fıkraları hükümleri uygulanır.
Sigorta süresi içinde meydana gelen değişiklikler rizikoyu hafifletici nitelikte
olduğu ve bunun daha az prim alınması gerektirdiği anlaşılır ise, bu değişikliğin
yapıldığı tarihten sözleşmenin sona ermesine kadar geçecek süre için gün esasına
göre hesaplanacak prim farkı sigorta ettirene geri verilir.
Sigorta sözleşmesi, sözleşmeye taraf olan araç işletenini takip eder. İşleten, sahip
olduğu yeni araca ilişkin bilgileri sigortacıya bildirir. Araç grubunda herhangi
bir değişiklik meydana gelmesi halinde, C.3 maddesi hükümleri kıyasen uygulanır.
Ancak, sözleşme süresi içinde işletenin değişmesi halinde sigorta sözleşmesi, işletenin
değiştiği tarihten itibaren on gün süresince herhangi bir işleme gerek kalmaksızın
ve prim ödenmeksizin yeni işleten için de geçerlidir.
Araç değişikliği nedeniyle yeni bir sigorta yaptırılması durumunda, sigortacının
işletenin değiştiği tarihe kadar hak kazandığı prim gün esasına göre tespit edilir
ve fazlası sigorta ettirene geri verilir.
Sigorta ettirenin ihbar ve tebliğleri, sigorta şirketinin merkezine veya sigorta
sözleşmesine aracılık yapan acenteye noter aracılığıyla veya taahhütlü mektupla
yapılır.
Sigorta şirketinin ihbar ve tebliğleri de sigorta ettirenin poliçede gösterilen
adresine, bu adreslerin değişmiş olması halinde ise sigorta şirketinin merkezine
veya sigorta sözleşmesine aracılık yapan acenteye bildirilen son adresine aynı suretle
yapılır. Taraflara imza karşılığı olarak elden verilen mektup veya telgraf ile yapılan
ihbar ve tebliğler de taahhütlü mektup hükmündedir.
Sigortacı ve sigortacı adına hareket edenler sigorta ettirene ait öğrenecekleri
ticari ve mesleki sırların saklı tutulmamasından doğacak zararlardan sorumludurlar
Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının
merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden
birinde açılabileceği gibi, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde de açılabilir.
Motorlu araç kazalarından doğan zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin,
zarar ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde,
kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.
Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun
bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre tazminat talepleri için de geçerlidir.
Zamanaşımı, tazminat yükümlüsüne karşı kesilirse, sigortacıya karşı da kesilmiş
olur. Sigortacı bakımından kesilen zamanaşımı, tazminat yükümlüsü bakımından da
kesilmiş sayılır.
Motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları,
kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri
günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.
Diğer hususlarda genel hükümler uygulanır.
Bu genel şartlara ve varsa bunlara ilişkin klozlara aykırı düşmemek ve sigortalı
aleyhine olmamak koşulu ile özel şartlar konulabilir.
Bu genel şartlar 15.8.2003 tarihinden itibaren yürürlüğe girecektir.
Son Güncelleme Tarihi: 1 Temmuz 2009